MENÜ
Ankara 16°
Ankara Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Düşünce Polenleri
Metin BOŞNAK
YAZARLAR
12 Nisan 2013 Cuma

Düşünce Polenleri

Kısa süre ABD'de yaşayan hayran kalır.
Bir kaç yıl yaşayınca anlar.
Ömrünü orada geçirince ülkeyi sever, insanından uzak durur.
“Hi!” denilen süre, “bye!” kadar kısadır.
O nedenle…
Bay'rak bayan'rak hep Türkiye olmalıdır.
Nereye gitsen Türkiye!
Yalnızlık dedikleri, kendinden uzaklaşmaktır.
Türkiye kendinden uzaklaşmak yerine, kendini bularak büyümelidir.
Yediler, kırklar...
Az kaldı Hıdrelleze...
Kuzey Irak Türkiye'siz olamaz.
Herkes hesabını ona göre yapmalı.
Türkiye'nin birinci hasreti Kuzey Irak'tır.
Sonrasında Balkanlar ve Orta Asya.
Ülkücü kardeşlerime tavsiye: Kuzey Irak'a yatırım yapın!
Kürt kardeşlerime tavsiye: İngiltere'de yatırım yapmak...
Ulusalcı kardeşlerime tavsiye: ABD ve Almanya'da yatırım yapmak.
İslamcı kardeşlerimize tavsiye: Rusya'da yatırım yaparak, Ortodokslara İncilin anlamını daha iyi anlatmak.
Ülkücü kardeşlerime daha önceki tavsiyemi yinelemek isterim; Kürt Çalışmaları Enstitüsü açmak.
Kürt kardeşlerime: Yakınçağ Türk tarihini daha iyi çalışmak, Osmanlıdan-Cumhuriyete geçişler anlamak...
İslamcı kardeşlerimizin Vehhabileri çalışmaları ve Endülüs'ü yeniden canlandırmaları da hayırlı olur.
Sosyal demokrat kardeşlerime; bir an önce liberal ve libertenleri anlama çalışmalarına başlamak...
Liberallere tavsiyem: Marks’ı ortaya çıkaran etkenleri bizzat ondan okuyarak anlamak.
Bütün kardeşlerime tavsiye ise, müstemlekecilik tarihinde başta İngiliz olmak üzere AB'yi anlamak sonrasında ABD'nin Püritenlerini anlamak.

"Ebedi Ben" mutlaka tecelli edecektir...
"Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz."
Tanrı Dağı bir uçaklık mesafede.
Öcalan'a Devletimiz Kürtçe kursları temin etmeli.
Ya da Türkçeyi daha etkin kullanması için ona yardımcı olmalı.
Akhal Teke atlarını en iyi İngiliz anladı.
Türklerin yeniden keşfetmesi lazım.
Olacak.
Dünyada şerrin varlığına çok zaman ayırdık.
Bizim iddiamız hayrın artması gerektiği.
Şerrin azalması için Türkiye Büyük olmalı...
Endülüs'ü yeniden keşfetmek lazım. Sonra Buhara, Basra, Şam.
Ve İstanbul, İstanbul...
16. asırda 4 Türk devleti birden vardı: Osmanlı, Memluk, İran ve Hindistan’da.
Bu dönemi iyi incelemek, Devletin geleceği için de gereklidir.
Osmanlı’yı ve Hindistan’ı, Mısır’ı İngiliz; İran’ı ABD bitirdi.
Karada kalan devletlere, İngiliz suyoluyla ulaştı.
Sonra da karadan karaya sömürü ağları kurdu.
Bunun bir parçası da Ortadoğu ve Türkiye içindeki terör belası oldu.
Ergenlik sendromlarını mantıklı anlatmamız lazım.
İngiliz gibi poker yüzlü olarak düşünmek ve hareket etmek lazım.
Ama ne yaparsak yapalım, kendimiz olarak kalmamız lazım.
Medya üzerinden liderler kapışması bu "sürecin" önündeki en büyük sıkıntı...
Devlet'in Öcalan'a yazdırıp ilettiği mektubun anlamı belli.
Öcalan'a devlet olarak el atarak başka devletlerin yeni "lider" çıkarmasına engel olmak.
Hatta bir ara BDP'liler "Öcalan bizden uzaklaştı!" havası da yaydılar.
Ancak bu bayrak filan konusu etnik bir konu olamaz...
Ne Kemalist oldum hayatım boyunca, ne de olmak niyetim var.
Ancak laikliğin ihdas edilmesi İngiliz’den duyulan endişeyle oldu.
Amaç hem Hilafet hem de Osmanlı hassasiyetlerinden azade olan toplumları eline geçirmekti.
Dahası, Bizler aramızda Osmanlı-TC husumeti ile uğraşırken İngiliz kıs kıs gülüyordu.
Daha da ilginç olanı, hilafeti kaldırtmak için, milleti yok etmek için her şeyi yapan İngiliz, daha sonra dindarların bir kısmını da emelleri doğrultusunda kullandı.
“Lozan Barış mı, Hezimet mi?” sorusu, hangi Osmanlı vardı, hangisi kalmıştı ile beraber sorulmalı.
Kıbrıs, Ege sorunları kimden kaldı?
Mesela Bernard Lewis'in Emergence of Modern Turkey adlı kitabı ile What Went Wrong? kitabına bir bakalım. Sonuç: planları tam olarak tutmadı...
İngilizcem iyi değil, ama bilenler çevirmişler bu kitapları.
Bizi Devlet ve millet olarak bitirmek isteyenleri bırakıp en az bir asırdır, onların laflarıyla birbirimizi astık kestik. Artık yeter!
Bu arada yeni Papa daha önceleri CIA ile çalışmış.
Yakında ABD'li bir Papa çıkabilir.
Hilafeti korumaya almak lazım.
Olacaksa Türkiye’den olmalı.
Osmanlı aslında 1820'lerde bitmişti.
Bir valisi Sultana başkaldırıyor, savaşıyor ve barışa zorluyorsa o devlet bitmiştir zaten. Dahası, Osmanlı'nın borçlarını TC'den tahsil etmek için Reji İdaresi kurup, tütün filan ektiren Fransız’dı. TEKEL sonradan kuruldu.
Hükümet ve Devlet olarak gücümüzün sınandığı bir fasıldayız...
Abdülmecit ve benzerlerine "reform" diye "değişim" dayatanlar, TC döneminde de benzeri dayatmalar yaptı ve yapıyorlar.
Dahası hem darbe yaptırıp, hem darbe yaptılar diye karşısına aynı milleti dikmediler mi?
Sağ kolumuzla sol kolumuzu, ikisiyle birlikte boğazımızı sıkanı anlamak zamanı gelmedi mi?

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ankara Gazetesi