MENÜ
Ankara 11°
Ankara Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Mehmet Altan’ın özlemi yeniden FETÖist yapılanmaya mı?
Durak Avcıoğlu
YAZARLAR
25 Ağustos 2024 Pazar

Mehmet Altan’ın özlemi yeniden FETÖist yapılanmaya mı?

Mehmet Altan, son açıklamalarında AK Parti ve Cumhur İttifakı’na yönelik ağır eleştirilerde bulunarak, Türk milletinin iradesine karşı saygısızlık yapmaya devam ediyor. Altan, "MHP'leşmek seçim kazandıracak bir strateji olsaydı, MHP iktidar olurdu" diyerek, AK Parti’nin milliyetçi çizgiye yaklaşmasının yanlış olduğunu iddia ediyor. Ancak bu söylem, Altan’ın Türkiye’nin yakın tarihindeki rollerini ve sorumluluklarını göz ardı eden bir manipülasyon çabasıdır.

Altan’ın sözde vesayet eleştirileri de benzer şekilde çarpık ve temelsizdir. "Türkiye askeri vesayetten uzaklaştı ama onun yerine sivil otoriterliğe yol aldı" ifadesi, Türkiye'nin son yıllardaki demokratik mücadelesini ve devlete yönelik tehditleri görmezden gelmektedir. Evet, Türkiye askeri vesayetten kurtulmuştur; ancak Altan’ın bahsettiği "sivil otoriterlik" iddiaları, aslında FETÖ gibi hain yapıların devleti ele geçirme çabalarını perdeleme girişiminden başka bir şey değildir.

Hatırlatmak gerekir ki, Altan’ın da içinde bulunduğu zihniyet, yıllarca **Fetullahçı Terör Örgütü'nün** (FETÖ) faaliyetlerine göz yummuş, hatta bu yapıya entelektüel kılıf hazırlamaktan çekinmemiştir. FETÖ, devletin kritik noktalarına yerleşerek hukuk dışı yapı oluşturmaya çalışmış, en sonunda da 15 Temmuz 2016’da kanlı darbe girişiminde bulunarak yüzlerce insanımızı katletmiş, binlercesini yaralamıştır. O dönemde devlet yapısını çökertmeye yönelik bu girişime payanda olan Altan’ın, bugün AK Parti'yi otoriterlikle suçlaması, **tam bir garabettir**. 

Altan’ın vesayet eleştirisi de ironik bir durumdur. Kendisi "askeri vesayetten sivil otoriterliğe geçildi" derken, aslında yıllarca vesayet sistemine hizmet eden bir zihniyetin parçası olduğunu unutuyor. **Altan ailesi**, babalarıyla birlikte yıllarca bu vesayeti inşa eden yapıların içinde yer almış, Türkiye’nin demokrasisine ve devlet yapısına yönelik tehditlerin yanında durmuştur. Bugün kalkıp milliyetçi politikalara karşı çıkarken, aslında Türk milletinin özgürlüğüne ve egemenliğine karşı olan bu vesayetçi yapının savunucusu olduğunu gözler önüne sermektedir.

Altan’ın iddialarının aksine, Cumhur İttifakı ve AK Parti, Türkiye'nin milli güvenliği ve egemenliği için çok önemli bir rol oynamaktadır. FETÖ, PKK ve diğer bölücü unsurlara karşı verilen bu mücadelede, AK Parti’nin MHP ile kurduğu ittifak, Türkiye’nin iç ve dış tehditlere karşı direncini artırmıştır. Altan’ın "AK Parti kendi fabrika ayarlarından uzaklaştı" iddiası ise tam anlamıyla bir çarpıtmadır. Cumhur İttifakı, Türkiye'nin bekası ve milli iradenin korunması için stratejik bir ortaklık kurmuştur ve bu, Türk milletinin güvenliğini sağlamaya yönelik bir adımdır.

Bu noktada, Altan’ın ucuz söylemleriyle asıl hedef aldığı şey, **milli irade ve egemenliktir**. AK Parti ve MHP’nin milliyetçi duruşu, sadece bir siyasi strateji değil, Türk milletinin tarihsel ve toplumsal varoluşuna yönelik bir savunmadır. Altan ve onun gibilerin, bu güçlü duruşu hedef alarak, "sivil otoriterlik" gibi kavramlarla karalamaya çalışmaları, Türk milletinin gözünde karşılık bulmayacaktır.

Özetle, Mehmet Altan’ın söylemleri, sadece geçmişteki rollerini ve sorumluluklarını unutturma çabasıdır. Türkiye, milli iradesini ve egemenliğini FETÖ gibi yapılara teslim etmemiştir ve Cumhur İttifakı ile bu mücadeleye kararlılıkla devam etmektedir. Türk milleti bu tür çarpıtmalarla kandırılmayacak, tarihin karanlık sayfalarında kimlerin nerede durduğunu asla unutmayacaktır.

Yorum Ekle
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2025 Ankara Gazetesi