MENÜ
Ankara 26°
Ankara Gazetesi
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Kısmi bir af gerekli
Mehmet Metiner
YAZARLAR
9 Haziran 2018 Cumartesi

Kısmi bir af gerekli

MHP lideri Bahçeli seçim öncesinde gündeme af meselesini taşıdı. 

AK Parti Hükümeti gündemlerinde af meselesi olmadığını söyledi. Hükümetin gündemimizde yok dediği “genel af” meselesidir. Hükümet adına yapılan açıklamada “Biz genel affa karşıyız!” anlayışı ön plana çıkartıldı. Bahçeli’nin somut bazı isimler üzerinden yaptığı ve bu yüzden toplumun belirli kesimlerinde hiddetli infiale yol açan af çağrısı özünde genel af çağrısı değildi aslında. 

Bu bahis açıldı tekrar. Bundan sonra da gündemden düşmeyecek. O yüzden toptancı yargılardan bulunmadan önce eni-konu düşünmek lazım. 

Cezaevlerimizin fiziki koşullarından tutunuz da FETÖ yargısının yol açtığı mağduriyetlere varıncaya değin bir dizi sorunun çözümünü sağlayacak bir çerçevenin ortaya konulması şart. Bir yanda adaletsizliği gidermek, öbür yanda toplumsal vicdanı rahatsız etmemek bulunacak çözümün anahtarını oluşturmalı.

***

TBMM İnsan Hakları Komisyonu çatısı altında kurulan daimi alt komisyonlardan biri olan “Cezaevleri Komisyonu”nun başkanlığını yapan bir milletvekili olarak söylemek durumundayım ki sınırları iyi çizilmiş bir kısmi affa ihtiyaç var. 

Ülkemizin cezaevlerini, komisyonumuzda bulunan diğer partilere mensup milletvekili arkadaşlarımızla dolaştık. Tutuklu ve hükümlülerle birebir koğuşlarında görüşmeler yaptık. Cezaevlerinin fiziki şartlarını en ince detaylarına varıncaya kadar inceledik. O yüzden tanıklığımıza dayanarak söylüyorum “af” meselesi ne siyasi mülahazalarla gündeme getirilecek bir konudur, ne de büsbütün gözden kaçırılacak bir meseledir. 

Artık geldiğimiz bu noktada AK Parti’nin de seçimden sonra bu meseleyi dediğim iki kriter çerçevesinde, yani adaletsizliği gidermek ve toplum vicdanını rahatsız etmemek çerçevesine oturtulmuş bir çözüm paketi hazırlamasında yarar olduğu kanaatindeyim. O yüzden sınırları iyi çizilmiş kısmi bir af gerekli diyorum. Pek tabii “genel af” kabul edilemez.

Geçen Çarşamba TGRT Haber’de katıldığım “Gündem Siyaset” programında ilk defa dile getirdiğim önerilerimi burada paylaşmak istiyorum. 

Bir: Rahmetli büyük mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu örneğinde olduğu gibi binlerce insan dönemin 28 Şubat ve FETÖ yargısının ideolojik-siyasi önyargıları dolayısıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarıyla tecziye edildiler. “İlim Kitabevi” etrafında geçmişte faaliyet gösterirken “örgütsel cinayet” iddialarıyla tecziye edilenlerden tutunuz da 28 Şubat ve FETÖ yargısının malum saiklerle verdiği cezalar dolayısıyla içerde yatanlar var hâlâ. Dosyalarında somut hiçbir delil olmamasına rağmen içerde tutulan binlerce insanımız “af” değil “yeniden yargılanma” istiyor.  

İki: İnfaz sisteminden kaynaklanan mağduriyetler var. Mesela, adam hüküm giymiş bir ağır suçtan. Yatacağı kadar yatmış. Kendisine kanunen tanınan infazdan yararlanarak dışarı çıkmış. 10-12 yıllık infaz süresi diyelim ki beş yıl içinde suç işlememek kaydıyla ertelenmiş. Dışarı çıktıktan sonra altı aylık-bir yıllık suç işlediğinde o infazı yanıyor. Yani 10-12 yıl tekrar yatırılıyor. Bazen insan bir iftiraya kurban gittiğini ispatlayamadan da suçlu diye içeri tıkılabilir. O yüzden 6 aylık ceza aldı diye ertelenmiş 10-12 yıllık cezanın giydirilmesi adaletle bağdaşmaz. Bu konunun da mutlaka yeniden düzenlenmesi şart. 

Üç: Bazı cezaevlerimiz nefes alınamayacak ölçüde dolu. Diğerlerinde de normalin üstünde fazlalık var. Bunun yol açtığı insani sorunları ve dramları ancak oraları görenler bilir. O yüzden “kısmi af” cezaevlerindeki bu insani sorunun çözülmesini mümkün kılar.  

Ezcümle diyeceğim şu: Seçim sonrası bu sorun uygun bir formülle mutlaka çözülmelidir.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ankara Gazetesi