Başkent’te yıl boyunca birçok etkinliğe ev sahipliği yapan bina ilgisizlik ve bakımsızlık nedeniyle mezbeleliği andırıyor. Siyasiler tarafından ‘ucube, çirkin’ olarak nitelendirilen AKM binasının her bir köşesinde ayrı problem bulunuyor. AKM’nin, her yağmur sonrasında yolları göle dönerken, duvarları da yıkılıyor.
ÇİRKİN VE UCUBE
AKM’nin geleceğiyle ilgili geçtiğimiz dönemlerde çok sayıda proje konuşuldu, siyasiler de sık sık açıklamalarda bulundu: İşte AKM ile ilgili gelişmeler ve yapılan açıklamaların bazıları özetle şöyle:
* 2009-Dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay: “Benim düşüncem, o çirkin, estetik yoksunu ve malzeme açısından çok sıkıntılı olan ve Türkiye’nin mimari tarihiyle de bağdaşmayan o yapının yıkılması, o alana 40 bin metrekare kapalı alanı olan yeni ve büyük bir Türkiye Uygarlıklar Müzesi kurulması.”
* 2013- Dönemin TBMM Başkanı Cemil Çiçek: “Bu binanın akıbetinin ne olacağına bir an evvel karar vermek lazım. Ne başkente yakışıyor ne de bizim iktidarımıza yakışıyor. Bu ucubeden bir an evvel buranın kurtulması lazım.”
* 2013-Dönemin İç İşleri Bakanı Muammammer Güler: “Daha derli toplu olması gerekir.”
* 2014-Büyükşehir eski Belediye Başkanı Melih Gökçek: “AKM spor alanı olarak değerlendirilsin.”
PROTOKOL İMZALANDI TOPLANTILAR YAPILDI
2012’de, AKM’de yer alması planlanan ‘Türkiye Uygarlıklar Müzesi’nin yapımına ilişkin protokol, dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile Büyükşehir eski Belediye Başkanı Melih Gökçek tarafından imzalanmıştı. 2014 yılında ise Çevre Şehircilik Bakanlığı, AKM alanının tarihsel bağlamı ve Ankara için simgesel önemini kapsayacak potansiyellerin ortaya konulması, alana ilişkin sorunların belirlenmesi, vizyon, strateji ve eylem kararlarının oluşturulması için AKM Ortak Akıl Çalıştayı düzenlemiş, iki kez yapılan akademik toplantılar da sonuçsuz kalmıştı.
CUMHURİYETİN SEMBOLÜ OLARAK PLANLANDI
1980 yılında 2302 sayılı “Atatürk’ün Doğumunun 100’üncü Yılının Kutlanması ve Atatürk Kültür Merkezi Kurulması Hakkında Kanun” ile kurulan AKM, Atatürk’ün anısına armağan edilmesi amacıyla ve cumhuriyetin sembolü olarak planlanmıştır. 1981 yılında açılan ulusal mimari yarışmada birinci olan, Filiz ve Coşkun Erkal çiftinin tasarladığı piramit şeklindeki yapının inşaatı 1987 yılında tamamlandı. Yapı içinde kongre salonu, konser salonu, opera-bale binası, tiyatro binası, müze, sergi salonu, kütüphane yer alıyor.